Ekim ayı Dünya Sağlık Örgütü tarafından Meme Kanserine farkındalık kazandırmak için 2004 yılından bu yana “ Meme Kanseri farkındalık ayı” olarak belirtilmiştir. 01-31 Ekim 2023 tarihleri arasında Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı olması nedeniyle Türk Kanser Derneği “Olmaz Olmaz Deme Hiç” sloganıyla kamuoyunda farkındalık oluşturmak için basın mensuplarıyla bir araya geldi. Erken teşhisin hayati önem taşıdığı Meme kanserinde istatistiklere göre her 8 kadından 1’i meme kanserine yakalanıyor.
Türk Kanser Derneği Merkez binasında gerçekleştirilen basın toplantısına; Sn. Burak Duruman (Yönetim Kurulu Başkanı), Prof. Dr. Kürşat Karadayı (Genel Cerrah), Sn. Doç. Dr. Mehmet Esat Duymuş, Sn. Uzman Dr. Esat Namal (Onkoloji Doktoru), Galatasaray Kadın Futbol Takımının İlk Teknik Direktörü olan Nurcan Çelik, Oyuncu ve Sunucu Semra Güzel, Yeşim Mutlu ve Esra Adalı katıldı.
Dünyada en sık görülen kanser türü artık Meme Kanseri! Dünya genelinde meydana gelen en yaygın kanser türü kadın meme kanseridir. Dünya Sağlık Örgütü’nün bir alt kuruluşu olan Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı 2020 yılı verilerine göre, yaklaşık 2.3 milyon yeni meme kanseri vakası ile meme kanseri, akciğer kanserini geçerek dünya genelinde en yaygın tanı konulan kanser olmuştur.
Olmaz Olmaz Deme Hiç! Türk Kanser Derneği, Meme Kanserinde erken teşhisin önemini vurgulamak için bu yıl “Olmaz Olmaz Deme Hiç” sloganını kullanıyor. Kadınların yaşına bağlı olarak ultrason veya mamografi çektirmesi konusunda dikkat çeken Türk Kanser Derneği Başkanı Burak Duruman, tüm genç kız ve kadınlarımıza düzenli doktor kontrollerini ihmal etmemeleri gerektiğini vurguladı.
Erken Teşhis Hayat Kurtarıyor! Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı (IARC) verilerine göre, her 8 kadından 1’i meme kanserine yakalanmaktadır. Kadınlarda, meme kanseri her 4 kanser vakasının 1’inden ve her 6 kansere bağlı ölümlerin 1’inden sorumludur. Ancak yaşam kaybına neden olan kanserlerde meme kanseri %6,9 ile (685.000 yaşam kaybı) ile 5. Sıradadır. Bu veriler taramaların ve taramalar ile birlikte gelen erken teşhisin önemi yeniden gözler önüne sermektedir.
Türk Kanser Derneği Başkanı Burak Duruman; “Meme kanseri uzun yıllardır kadınlarda en sık görülen kanser türü iken 2020 yılında her iki cinsiyet oranında dünyada en sık tanı konulan kanser türü olmuştur. İnsidans (görülme sıklığı) sıralamasında meme kanserinden sonra akciğer kanseri ve kolorektal kanserler geliyor. Ölüm oranlarında ise meme kanseri, yine akciğer kanseri ve kolorektal kanserlerin sonrasında geliyor. Yani, aslına bakılır ise özellikle taramalar ile gelen erken tanılama sayesinde meme kanseri en sık tanı konulan kanser türü olsa da kansere bağlı ölümlerde ilk sırada değildir.” dedi. Ayrıca Burak Duruman “Ücretsiz Kanser Taraması Kayıt Aracımız ile Meme Muayenesi ve taramasını Ekim ayı boyunca tüm kadınlarımız için ücretsiz olarak yaptırabileceklerini belirtti. Duruman, “Kanser artık kronikleşen bir hastalık haline geldi, erken teşhis hayati önem taşımaktadır” dedi ve kadınlarımıza düzenli doktor kontrolleri için bir kez daha çağrıda bulundu.
İstinye Üniversitesi Gaziosmanpaşa Medikal Park Hastanesi Cerrahi Onkoloji Uzmanı Doç Dr. Mehmet Esat Duymuş toplantıda yaptığı konuşmada “ Bilindiği üzere meme kanseri en sık görülen kanser türü. Her üç dakikada bir yeni bir kanser tanısı konulurken, dünyada ise her yıl yaklaşık 1 milyon kişiye yeni meme kanseri tanısı konuluyor. Erken teşhis bizim için çok önemli, yüzde yüze yakın kür şansı olabiliyor” dedi. Esat Duymuş, “Her kadının 20 yaşından itibaren öncelikle kendi kendini meme muayenesini ayna karşısında en az ayda bir kez tekrarlaması, 40 yaşından itibaren mutlaka bir doktor kontrolüne girmesi ve iki yılda bir de mamografi yaptırmasını öneriyoruz. Yaptıkları bu tetkikler sonrasında memede bir kitle, çöküntü, kanlı akıntı ya da renk değişikliği olması durumunda ise en yakın sağlık kuruluşlarına bir an önce başvurmalarını öneriyoruz. Meme kanserini erken evrede yakalayarak güncel ameliyatlar ve estetik yöntemlerle çok iyi sonuçlar alabiliyoruz. Kanserden korkmayalım, geç kalmaktan korkalım” dedi.
İstinye Üniversitesi Gaziosmanpaşa Medikal Park Hastanesi Genel Cerrahı Prof. Dr. Kürşat Karadayı, toplantıda yaptığı konuşmada “Meme kanserinde birçok tedavi yöntemi olduğunu belirterek, çaresiz değiliz, kemoterapiler, hormon tedavileri, radyoterapi, ışın tedavisi ve cerrahi bu tedavilerin temelini oluşturuyor” dedi.
Kürşat Karadayı “En sık uygulanan mastektomi dediğimiz memenin tümüyle alınması, ikinci metodumuz meme koruyucu cerrahi dediğimiz sadece tümörlü bölgenin alınması şeklinde ameliyatlar. Mümkün olduğunca memeyi korumaya çalışıyoruz sadece tümörlü bölgenin alınmasını tercih ediyoruz ki, kozmetik sonuçlarımız daha iyi olsun. Meme tümüyle alınsa dahi gerek yapay protezler gerek karının kendi yağından, kasından elde edilen dokularla yeni meme yapılabiliyor. Erken tanı çok önemli, yeter ki hasta ameliyat şansını yitirmemiş olsun” şeklinde konuştu.
Tıbbi Onkoloji Uzmanı Esat Namal, Türk Kanser Derneğine öncelikle kanser hastalarına olan desteklerinden dolayı teşekkür etti ve artık meme kanserinde asla teslim olmak yok. Çünkü o kadar büyük gelişmeler var ki erken tanı, tam kür ve hastalıksız bir yaşam mümkün. Meme kanserinin farkında olacağız, yakalayamasak da teslim olmayacağız” dedi.
Burak Duruman son olarak “Anadolu’da meme kanserine yakalanmış olan ve İstanbul gibi büyük şehirlere sevki icap eden yurttaşlarımızın da kalacak yerleri var. Mucizevlerimiz var, otel konforunda kanser hastalarımız konaklama ve bakım hizmeti alabilir. Psikologlarımız, diyetisyenlerimiz, odalarda sıcak su dahil herşey mevcut. Biz, Türk Kanser Derneği olarak yanınızdayız” açıklamasında bulundu. |
Okunma Sayısı: 188